ABD’nin Kaliforniya Eyaleti’nde COVID-19’un işçiler üzerinde yarattığı olumsuz etkileri azaltma ve işçilerin daha güvenli koşullarda çalışmasını sağlama amacıyla işveren sorumluluklarını arttıran yeni hukuki düzenlemeler uygulamaya kondu. Yapılan değişiklikleri yazıda bulabilirsiniz.
1 Ocak 2021 tarihinde Kaliforniya Eyaleti’nde yürürlüğe giren yasa, işyerleri ve çalışma koşulları ile ilgili başlıca şu düzenlemeleri içeriyor:
COVID-19 Vakalarının Kaydı, Bilgilendirme Süreci ve Uygulamalar
İşverenler işyerinde COVID-19 vakası olduğundan şüphelendiklerinde, 1 iş günü içinde çalışanlara durumu bildirmelidir.
İşyerinde en az 3 kişi COVID-19’a yakalanırsa, işveren yerel sağlık birimlerini 48 saat içinde bilgilendirmeli; Sağlık Bakanlığı ise sektördeki vakaların sayısını ve sıklığını ayrıntılı bir şekilde web sitesinden yayınlamalıdır.
İşverenler, COVID-19 vakalarını devlet kurumları ve işçilerin yanısıra işçi temsilcilerine, işçiyi temsil eden avukatlara, konuyla ilgili sendikalara yazılı olarak bildirmelidir.
Ayrıca işverenler COVID-19 salgınını önlemeye yönelik alınan tedbirler, tazminatlar, ek ücret ödemeleri, ücretli izin, hastalık izni gibi konular hakkında da işçileri bilgilendirmelidir.
Yeni yasa Kaliforniya’nın iş güvenliğinden sorumlu birimi olan CAL/OSHA’nın yetkileri arttırdı. Buna göre, CAL/OSHA, bir işyerinde COVID-19’a yönelik alınması gereken tedbirlerin eksik olduğu ve işçilerin yüksek risk altında bulunduğu sonucuna varırsa, işyerini önceden haber vermeksizin kapatabilir ve ağır maddi cezalar verebilir.
Bir diğer gelişme ise Eylül 2020’de yürürlüğe giren yasanın tartışmalı bir maddesinin uzatılması oldu. Eski yasaya göre, işçinin COVID-19’a yakalanmasının sebebi, işveren aksini kanıtlamadığı sürece, işyeri olarak kabul ediliyordu. Yeni yasada da bu yaklaşım sürdürüldü.
Aksi kanıtlanmadığı sürece işçinin COVID-19 maruziyetinin mesleği sebebiyle gerçekleştiğinin kabulü, her ne kadar COVID-19’un meslek hastalığı olarak kabul edilmesi anlamına gelmese de işverene aksini ispat etme sorumluluğu yükleyerek işçi lehine bir tutum alır. Ayrıca işverenlerin sorumluluklarının artması ve işyerindeki sağlıksız çalışma koşulları sebebiyle kapatma ya da para cezasına uğrayabilecek olmaları sağlıklı ve güvenli çalışma ortamının sağlanması açısından önemli adımlar olarak değerlendirilebilir.
Türkiye’de Durum
Türkiye’deki çalışma koşulları ve uygulamalarını düşündüğümüzde: Türkiye’de COVID-19 maruziyeti olan işçilerin çalışmaya devam ettikleri, çalışmak zorunda oldukları için hastalıklarını gizledikleri bilinmektedir. şyeri kapanmasın diye hastalıklarını gizlemek zorunda bırakıldıkları, COVID-19 hastası olan işçiyle yakın teması olan diğer işçilerin herhangi bir semptom göstermediği takdirde çalışmaya zorlandığı gibi durumlar sıklıkla yaşanmakta. Hatta işçiler işlerinden kovulacakları endişesiyle işyerinin adını dahi vermeden şikayetlerini dile getirmektedir. Bu yanıyla işçilerin, sendikaların, işçi temsilcileri ve işçi avukatları gibi tarafların COVID-19 vakalarından haberdar edilmesi gerekliliği çok ileri bir uygulama gibi görünüyor.
Bir diğer konuysa, Sağlık Bakanlığı tarafından her sektörde COVID-19 kaynaklı ölümlerin ve vakaların paylaşılması gerekliliğidir. Türkiye’de Türkiye Tabipler Birliği’nin sağlık çalışanlarının COVID-19 maruziyetiyle ilgili tuttukları kayıtlar dışında COVID-19’a yakalanan çalışanların isimlerine, çalıştıkları kurum ve işyerlerine yönelik net bilgilere erişmek zordur. Bu süreçte yürütttüğümüz Çalışanları Öldüren COVID-19, Meslek Hastalığı Olarak Kabul Edilsin! adlı kampanya sırasında bu bilgilerin eksikliği ile çok karşılaştık. Bu eksiklikle ilgili sorularımızı Sağlık Bakanlığı ile Aile, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na ilettik ancak bir cevap alamadık.
Kaynaklar:
https://www.natlawreview.com/article/california-enacts-new-laws-affecting-employers-2021
https://www.latimes.com/business/story/2020-12-31/new-california-workplace-laws-covid-19-safety-more
Yorum Yapın