Psikolog Eser Sandıkçı: Mobbing gururunuzu, benliğinizi, kişiliğinizi hedef alır
Geçen günlerde bir mobbing mağduruyla konuşarak başlattığımız “Çağımızın Meslek Hastalığı: Mobbing” dosyasına bu hafta bir uzman görüşüyle devam ediyoruz. Toplumsal Dayanışma için Psikologlar’dan (TODAP) psikolog Eser Sandıkçı bizim için mobbingi tanımladı ve insan üzerindeki psikolojik ve fiziksel etkilerini anlattı.
“Leymann işten ayrılmaların altında yatan psikolojik şiddeti kavramsallaştırıyor ve tanımlıyor”
-Mobbingi nasıl tanımlıyorsunuz?

Mobbing bir iş yeri kavramı. Kısaca iş yerinde bir ya da birden fazla kişinin uyguladığı psikolojik şiddet süreci olduğunu söyleyebiliriz.
Mobbing kavramı ilk olarak 80’lerde İskandinav ülkelerinde şu an tanımladığımız şekilde kullanılıyor. Öncesinde hayvanlar arasındaki ilişki incelenirken ya da çocuklar arası zorbalık davranışını tanımlamak için kullanılıyordu. 80’lere gelindiğinde İsveç’te, iş yerlerinden çok fazla işten ayrılmalar olduğu görülüyor. İstatistiklere bakılıyor ve bu yoğun işten ayrılmalar üzerine devlet yetkilileri bir endüstri psikologu olan Prof. Heinz Leymann’dan bu konuyu araştırmasını istiyor. Leymann araştırması sonucu işten ayrılmaların tesadüfi olmadığını keşfediyor ve bu işten ayrılmaların altında yatan psikolojik şiddeti kavramsallaştırıyor ve tanımlıyor.
“Mobbinge uğradığınız süreçte gururunuz, benliğiniz, kişiliğiniz hedef alınıyor”
-Mobbingin yaşanabileceği koşullar/yerler nelerdir?
İş yerindeki mobbing türleri çeşitlidir. Yukarıdan aşağı mobbing; iş yerinde patronun, yönetici kesimin uyguladığı sistematik psikolojik şiddettir. Mobbing yatay gerçekleşebilir, grup arkadaşları içerisinde bir grubun bir kişiye veya bir grubun bir gruba uygulaması mümkün. Bir de literatür bize üçüncü bir mobbing çeşidinden bahseder bu da aşağıdan yukarıya mobbingtir. Yöneticinin altında çalışanlar birleşip yöneticiye mobbing uygulayabilir.
Mobbing koşulları; iş yerinde gerçekleşmesi, çalışanlar (yöneticiler dahil) arasında gerçekleşmesi ve sistematik olması.
İş arkadaşınızın sürekli sözünüzü kesmesi mobbing olabilir. Yöneticinizin üstesinden gelemeyeceğiniz işler vermesi veya potansiyelinizin çok altında işler vermesi de mobbing olabilir. İşyerinde uygulanan
psikolojik şiddet sürecinde gururunuz, benliğiniz, kişiliğiniz hedef alınıyor. Mobbinge uğrayan çoğu insan yaşadığı şeyden dolayı kendini sorumlu hissediyor. Kendine neden baş edemediğini soruyor. “Bende bir sorun var. Ben bu işi yapamayacağım” diyerek kendini yıpratıyor. Bu süreçte ya istifa ediyor ya da daha ağır bir depresyona giriyor. Çalışamaz hale geliyor ve en son süreç intihar olabiliyor bazen.
-Mobberın (mobbing uygulayan kişi) mobbing uygulama sebebi nedir?
Burada patron veya yöneticinin yıldırma amacı var olabilir. Ya da otoritesini tanımadığını düşündüğü kişileri cezalandırmak ve otoritesini kabul ettirmek için bunu yapabilir. Yatay pozisyonda çalışan iş arkadaşları kapitalizmin yarattığı rekabet ortamına kapılmış olabilir, performans hedeflerini geçmek için diğerini geride bırakma stratejisi olabilir. Ayrıca yönetici konumdaki kişi altında çalışan kişiyi sahip olduğu yüzünden kendine rakip olarak görebilir ve bu potansiyeli bastırmak isteyebilir. Bu saydıklarım muhtemel sebeplerden birkaçı.
“Mobbing mağdurları yaşadıkları yüzünden hatayı kendinde arayabiliyor”
-Bu yaşadıklarının mobbing mağduru üzerindeki etkileri neler?
Psikolojik şiddet sonucunda ağır psikolojik ve fiziksel tahribat yaşanabiliyor. Depresyon süreçleri yaşanıyor. Psikosomatik hastalıklar (Psikolojik sebeplerle ortaya çıkan ve bedensel hastalıklarla kendini gösteren hastalıklara psikosomatik hastalıklar denir) baş gösterebiliyor. Uyku sorunlarına sebep olabilir. Aile içi ilişkileri kötü anlamda etkileyebilir çünkü mobbing kişinin benlik saygısını zedeliyor.
Hayatımız boyunca aldığımız eğitim süreci bizi yapacağımız işe hazırlıyor bir anlamda. Hayatımız, kişiliğimiz ve çalışacağımız alan arasında kuvvetli bağlar oluyor. Fakat sonra iş hayatına giriyorsunuz ve orada birileri kasıtlı olarak size işe yaramaz, beceriksiz biri olduğunuzu hissettiriyor. Bu da doğal olarak özsaygınızı, hayatınızı, gelecek hayallerinizi darmaduman eden bir şey.
Mobbing mağdurları için genelde şöyle işliyor süreç; Mobbing mağdurları yaşadıkları yüzünden hatayı kendinde arayabiliyor. “Sorun bende. Ben demek ki bu oyunu yeterince iyi oynayamadım. Demek ki kuralları bilmiyorum.” Mobbing mağduruna “Herkes yapıyor sen neden yapamıyorsun? Sen zaten psikolojik olarak zayıf birisin hatta sorunların var.” mesajı mobbing uygulayan kişiler tarafından sık sık veriliyor. Benlik saygısını ciddi anlamda zedelendiği için bu mesajlara hak veren mobbing mağdurunun yaşadığı psikolojik tahribat onu intihara kadar götürebiliyor.
Mağdurun yaşadığı bu psikolojik sıkıntılar haliyle duygusal ilişkilerine; ailesiyle, çocuklarıyla, arkadaşlarıyla olan ilişkisine de yansıyor. Bütün sosyal ilişkileri yara alabiliyor bu süreçte.
Mağdur işe devam edemez hale gelebiliyor. Üzerindeki psikolojik basınç bir yerden sonra hata yapmasına sebep oluyor. Kişi tüm potansiyel ve kapasitesini kullanamaz hale gelebiliyor. Bu da iş performansını ciddi anlamda düşürüyor. Bu sürecin işten ayrılmalarla sonlanması çok sık karşılaşılan bir durum.
“Beyaz yakalıların konuyla ilgili farkındalığı daha yüksek”
-Ülkemizde mobbing hakkında yeterli farkındalık var mı sizce?
Son yıllarda Türkiye’de mobbing vakaları ciddi artış gösteriyor. Mobbing her ne kadar yasalarda tanımlanmamış olsa da hukuk davalarında kayda geçen kazanılmış mobbing davaları var. Mobbingle ilgili artan bir duyarlılık söz konusu ama henüz yeterli değil. Bu konuda atılacak en iyi adım mobbingle mücadelenin ve mobbing mağdurlarının yasal güvence altına alınmasıdır. Bu henüz tamamen sağlanamamış durumda.
Beyaz yakalıların konuyla ilgili farkındalığı yüksek. Mavi yakalılar çalışma yaşamı ile şiddet ilişkisini daha iç içe yaşıyorlar ve bu yüzden çok daha az eleştirel yaklaşıyorlar, çalışma yaşamının bir parçası gibi görebiliyorlar. Bu yüzden hala almamız gereken uzun bir yol var.
Mobbing deyince insanların aklına çoğunlukla ofis ortamı geliyor. Davaların çoğu da beyaz yakalılar tarafından açılmış durumda. Mobbing daha çok beyaz yakalılar tarafından gündeme getiriliyor. Fakat mavi yakalılar dediğimiz kesim mobbingi o kadar içselleştirmiş, halihazırda o kadar yoğun bir şiddete maruz durumda ki bu şiddete fiziksel şiddet de dahil. İş cinayetlerine varan kazalar da bir şiddet. Yani mobbingin mavi yakalılarca dile getirilmemesi bu şiddete maruz kalmadıkları anlamına gelmiyor, sadece bu şiddeti işlerinin bir parçası olarak kabul etme eğilimleri daha yüksek.
Yorum Yapın